2 Mart 2019 Cumartesi

Fotoğrafın Hikayesi -1

bu fotoğrafta ne görüyorsunuz ? bu öykünün konusu tam da bu soru. neyse, öyküye geçelim.

" çizim yapmayı resim yapmayı seviyordu. bir hobi olarak yapmıyordu. bazen çizdiklerinde kendini kaybedip hayal kurarken bulabiliyordu. sanki bir trans haline giriyor ve ancak kalem yada boya kağıttan kalktığında çıkıyordu trans halinden.

yazmayı da severdi. karalamalardan öteye geçmiyor diye düşünürdü hep kendi kendine. kimseye de okutmamıştı oysa. saklamak daha güzel geliyordu sanki ona. ve okumak bu onun için bir tutkuydu. gerek yazdıklarında gerek çizdiklerinde hepsinde okuduğu kitaplardan izler bırakırdı. 

elindeki kitapları yine bitirmiş ve biriktirdiği parasıyla yeni kitapların peşine düşmek için hazırdı. kitaplarını çoğu zaman tanıdığı bir sahaftan alıyordu. sahafın sahibi, uzun zamandır burayı işleten kitaplar konusunda bilgili bir yaşlı amcaydı. ve öyküyü de tanıyordu. sürekli gelen insanlardan biri olmuştu ve öykü bu yaşlı amcadan kitapları dinlemeyi tavsiyeler almayı onları okumayı seviyordu. 

öykü evden çıkmış sahafa gelmişti. yaşlı amca öyküyü görünce demek kitaplar yine bitti diyor ve gülüyordu. öykü alışmıştı kendisine böyle takılmasına. yaşlı amca dükkan senin diyip kendine kahvaltılık simit ve çay almak için dükkandan çıkmıştı. öykünün uzun uzun kitaplara bakıp seçtiğini biliyordu ve daha önce de ona bırakıp çıktığı çok olmuştu.

öykü yine sahafın içinde kitapların arasında kendini kaybetmişti. yüzünde tuhaf mutlu edenbir tebessümle bakıyordu kitaplara. ama bu sefer bir kitap dikkatini çoktan çekmişti. çok sevdiği bir yazarın daha önce okumadığı bir kitabını bulmuştu. heyecanla sayfaları aralamaya başladı. notlar vardı. bazı insanlar için bu rahatsız edici olabilir belki ama öykü bunları seviyordu. kitabı okurken neden buranın altını çizmişti neden bu notları almıştı gibi sorularla onların üzerinde düşünmek keyif veriyordu bazen sinir olduğu da bir gerçek tabi.

fakat kitabın orta sayfalarına geldiğinde bir fotoğraf buldu. ilk başta ne olduğunu anlamadı. şaşırmıştı. daha önce onlarca kitap almış böyle bir şeyle bir fotoğrafla karşılaşmamıştı. fotoğrafı eline alıp baktığında ise gözleri büyüdü yüzü kızardı. 

yaşlı amca kahvaltılıkları alıp dükkana gelmişti. öyküye, sana da simit aldım derken öykü bir anda elindeki fotoğrafı kitabın arasına koyup kapadı. onu böyle görünce ne oldu diye sordu yaşlı amca. öykü ise onu geçiştirdi. 

kahvaltıya eşlik edip kitaplar hakkında yine tavsiyeler aldı. aldığı kitapların parasını ödeyip çıkarken, bu kitabı kim getirdi sana diye sordu yaşlı amcaya. tanıdıklardan değildi ilk defa getiren biri diye cevapladı. sen neden sordun sorusuna ise çok sevdiğim bir yazarın kitabı daha önce okumamıştım o yüzden merak ettim şeklinde cevap verdi. gelirse yine haber ederim sana dedi yaşlı amca ve öykü yaşlı amcayla vedalaşıp eve döndü. 

bu fotoğrafın ne işi var bu kitabın içinde neden böyle bir fotoğraf çekilinmiş diye söyleniyordu. mantıklı cevaplar arıyordu. ama bir mantık kuramıyordu. kendine de şaşırdı. neden bu kadar merak ediyorum edepsizin biri koymuş işte ne düşünüyorsun üzerine diye kendine kızıp geçiştirmeye çalışıyordu. içten içe ise merak vücuduna yayılıyordu.

fotoğrafı kaldırıp çizimlerinin ve karalamalarının olduğu yere koymuştu. birkaç gün aklından bu konuyu çıkarmış her zamanki yaşamına devam ediyor ve aldığı kitabı okuyordu. bazen merak aklının ucuna inse de hemen uzaklaştırmayı başarıyordu. 

fakat kitaba alınmış notlar bu kitabın sahibini iyice merak ettirmişti ona. aklındaki sorular iyice içine yerleşmeye başlamıştı çünkü. 

ve kararını vermişti. kitabın sahibini bulacaktı... "

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder