İnsanları gözlemlemek içinde güzel bir yer burası. Kitapların düzeniyle ilgilenirken çokça şey duydum çokça şey gördüm. Psikoloji okuyan birinin yada sosyoloji okuyan birinin işine fazlasıyla yarayabilecek insana sahip bir gözlem alanı burası.
Bunları uzun uzun anlatacağım sizem öncesinde gelin biraz başka şeyler anlatayım. Bu dükkanı neden seviyorum mesela. Kitapları ve sahafları severim. Eski tozlu kitapları da öyle. Fakat çoğu sahaf burası gibi büyük yada düzenli değil. Benim için hep eksik kalmıştır bu. Ve burası insanlara aradıklarını dha kolay bulma daha kolay keşfe çıkmayı sunuyor. Günümüzde sahaflar nerdeyse sadece ders kitapları soru kitaplarının satıldığı dükkanlara dönerken burada onlar yok. Yada yalan söylemiyim çok az olsa da var. Onlar da sağlam kaynaklar olduğu için.
Böyle konuşunca sanki tıklım tıklım bir dükkanmış gibi anlaşılıyor fakat öyle değil. Zaman zaman kalabalık olurken zaman zaman sadece kitapların dinlenme tesisi oluyor burası.
Özgürün nerden buraya geldiğini anlatayım mesela. Fazla uzun değil onun öyküsü. Daha önce bahsettiğim gibi eski sağlam bir dostumdu. Burayı adam ettikten sonra arada geliyordu laflamaya. Öyle fazla durmazdı tabi. Çalıştığı iş yerindekilerle tartışınca çıkmış oradan. İstese yine benzer iş bulurdu. İşinde iyidi fakat biraz uzak durmak istiyordu o ortamlardan. Eh bu dükkanda da adama ihtiyaç olunca geliyim dedi o günden beridir burda. Keyfi yerinde buraya geldiğinden beri. Arada gelmediği olur ama o kadar da takıldığım konu olmaz. Zaten gelenlerin çoğunu tanıyor oluruz. Neyse.
Dükkanın bir de üst katı var. Orası buraya göre biraz küçük kalıyor. Ve yeni çıkanları popüler olanları oraya koyuyorum. Bunun nedeni basit insanlar kitapları keşfetmeyi arzulamalı . Sadece göz önünde diye bir kitabı almamalı. Üst kattan bahsetmemin sebebini ayrıca daha sonra anlatacağım.
Ah! Müsadenizle, bakmam gereken biri var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder